• 

Duru Balcı, 2010 doğumlu başarılı bir piyanist çocuk. 2017 yılından beri Rus ekolü ağırlıklı olarak piyano eğitimine devam ediyor ve bu süre zarfında ulusal ve uluslararası birçok değerli yarışmalarda üstün dereceler elde etti. “Yarışmalara katılırken çok sevinçli ve heyecanlı oluyorum. Benim gibi yarışmalara katılan başka şehirlerde ve ülkelerde yaşayan birçok piyanistle tanışma ve arkadaş olma şansı buluyorum” diyen Duru’ya göre piyano bir zaman makinasını andırıyor çünkü onunla istediği zamana gidip istediği duyguyu ve hikâyeyi yaşayabiliyor.

Kendisine örnek aldığı piyanistler arasında Anjelika Akbar, Uraz Kıvaner,  Ayşedeniz Gokcin olan Duru, gerçek bir Bach, Mozart, Paganini ve Beethoven hayranı. En büyük hayallerinden biri de yurtdışında tanınmış bir piyanist olmak ve Fransa’da okumak. Onun için de gün içerisinde disiplinli bir piyano çalışma temposu izliyor.

Sahnede başka bir piyanisti izlerken ise hayallere dalıyor ve kendisini o piyanistin yerine koyarak geleceğe dair kendisine hedefler koyuyor. “Fransa’yı çok seviyorum. Palais Garnier opera binasında bir resital o kadar güzel olurdu ki. İhtişamlı bir sahnesi var büyüleyici, her yerinde zambaklar olabilirdi. Ya da sarı çiçekler…” diye bir diğer hayalini paylaşıyor Duru.

Yarışmalara nasıl hazırlandığı, zorlandığı eserlere nasıl çalıştığı, çalmaktan bıkmadığı eserler, müzik eğitimine dair hayaller gibi birçok iç açıcı konuyu konuştuğumuz keyifli söyleşimiz sizi bekliyor:

Duru merhaba. Müziğe altı buçuk yaşında başlamışsın ve o zamandan bu yana çok disiplinli bir çalışma ve müziğe adanmışlıkla bu başarılarını sürdürüyorsun. Peki müziğe olan ilgin nasıl ortaya çıktı? Kim fark etti bu gizli yeteneğini? Ailende müzikle ilgilenenler var mıydı mesela? 

Küçüklüğümden itibaren klasik müzik bestecilerinin eserlerine hayranlık duyuyordum. Kendi kendime neden ben de onlar gibi çalamayayım ki diye sorduktan sonra piyano çalmak istediğimi anneme söyledim. Annem de beni İstanbul’da piyano öğretmenliği yapan bir öğretmene deneme dersi için götürdü. Öğretmenim başarılı olacağıma her zaman inandı ve beni hep destekledi.  Ailemde müzikle ilgilenen kişi ise babam. Amatör olarak akustik ve elektro gitar çalıyor.

Hiçbir yetenek, doğru öğretmen ve disiplinli bir çalışma olmaksızın başarıya götürmez elbette. Sen nasıl bir müzik eğitimi aldın? Biraz da ondan söz eder misin bize?

6,5 yaşında İstanbul’da Rus ekolünden bir öğretmen olan Fidan Gurbanova ile birlikte piyano derslerime başladım. Önce haftada bir gün başladığım piyano derslerime öğretmenimin önerisi ve desteği ile haftada 2 gün olarak devam ettim.  Piyano derslerime kış ve yaz aylarında sürekli devam ediyorum. Her gün düzenli olarak piyano çalıyorum.  Başlarda 30 dakika ile başladığım çalışmamı yavaş yavaş arttırarak günde 2,5-3 saat arası piyano çalacak şekilde planlıyorum. 

Bodrum’da yaşıyorsun. Bu olanaklara ulaşmakta başlangıçta zorlandın mı? Gördüğüm kadarıyla İzmir’deki yarışmaları da kaçırmıyorsun, yani sadece bulunduğun bölgede kalmamışsın. 

2018 yılında İstanbul’dan Bodrum’a taşındık. Burası küçük bir yer olduğu için önce öğretmen bulmakta zorlandık. Sonra İstanbul da ki öğretmenimin desteği ile Bodrum’da yaşayan Katherina Saat öğretmenimle piyano derslerine başladık ve halen devam ediyorum. Öğretmenim festivaller ve yarışmalara katılmam konusunda beni çok destekliyor. Yurt içindeki ve dışındaki yarışmaları annem ve öğretmenim beraber takip ediyor.

Herhangi bir ustalık sınıfına katıldın mı bu zamana dek? 

2020 yılında gerçekleşen Bodrum Jazz Festivali’nde Uraz Kıvaner’in ustalık sınıfına katıldım. 

Çok önemli yarışmalarda birincilikler, ikincilikler ve sayısız ödüller almışsın. Bize biraz onlardan söz eder misin? Yurtdışı yarışmalar bilhassa seni heyecanlandırdı mı?

İzmir’de 2018 Mozart Akademi Uluslararası Piyano Yarışması 2018 birincilik ödülü aldım.

2018 yılı Ekim ayında gerçekleşen, Ukrayna Donetsk Müzik Akademisi tarafından 5 ülkenin katılımıyla yapılan International Contest of YoungArtists “Musical Republic Invites Friends” yarışması. 8-10 yaş kategorisinde 4.lük ödülü aldım.

2018 Ekim ayında gerçekleşen, Çukurova Üniversitesi ve Kiev Çaykovski Müzik Akademisi tarafından düzenlenip desteklenen Caspi Art Uluslararası Sanat Yarışmaları Piyano Yarışması’nda 1. ödülü aldım.

2019 yılında Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı “RHAPSODY” 1.Uluslararası Piyano Yarışması- 6/8 yaş kategorisi 2.lik ödülü aldım. İzmir 2019 Mozart Akademi Uluslararası Piyano Festivali 6/8 yaş kategorisi- Romantik Dönem Eseri Yorumlamada Başarı Ödülü aldım.

Haziran 2020 Ukrayna Kharkhiv Devlet Konservatuvarı / Kharkiv Uluslararası Piyano Yarışması 1. Ödülü aldım. 2020 yılı Temmuz ayında I. Brüksel Uluslararası Müzik Yarışması 9/10 yaş kategorisi 1.lik ödülü aldım. 2021 yılında London Collage Of Music – Piyano –Grade 6 diplomamı başarı ile aldım.

Yarışmalara katılırken çok sevinçli ve heyecanlı oluyorum. Benim gibi yarışmalara katılan başka şehirlerde ve ülkelerde yaşayan birçok piyanistle tanışma ve arkadaş olma şansı buluyorum. 

Pandemi dönemini nasıl geçirdin peki? Müziğini nasıl geliştirdin? Sahnelerden, canlı yarışmalardan uzak olmak sende nasıl bir etki doğurdu? 

Pandemi dönemi aslında herkes için zorlu bir süreçti ama pandemi döneminde evde piyanoya kendimi daha çok odaklamayı başardım. Yarışmalara canlı olarak katılamamak beni çok üzüyordu, Online katıldığım yarışmalarda gerçekten orada olamadığım oranın heyecanını hissedememek beni zorluyordu. 

Bir yarışmaya nasıl hazırlanırsın Duru? Öncesinde nasıl bir çalışma programı izlersin? 

Programımdaki parçaları dinliyorum, böylece insanların bu parçayı nasıl çaldıklarını anlıyorum. Sonra parçayı uzun süre analiz ediyorum, parçayı iyice kavradıktan sonra ezberlemeye koyuluyorum ve çok sıkı tekrar ediyorum.

Yarışmaya hazır olduğumu anlamak için gözlerimi kapatıyorum piyanoyu ve tuşları görmeden çalmayı deniyorum.

Sahne kıyafetlerini de çok özenle seçtiğini görüyorum. Annenle mi karar veriyorsunuz? Sanırım sahnede en çok beyazlar içerisinde olmayı seviyorsun. Sence müziğin rengi beyaz mı, yoksa başka bir renk mi? 

Sahne kıyafetlerimi annemle seçeriz. Müziğin renginin beyaz olduğunu düşünmüyorum. Bu herkes için değişir ama müziğin rengini sarı diye düşünüyorum, sarı benim için huzurun rengi gibi. 

Seni bir piyanist olmaya iten hayalin nedir peki Duru? Rol modellerin oldu mu? Kendine örnek aldığın piyanistler var mı? 

Piyano benim için bir zaman makinası gibi aslında, onunla istediğim zamana gidip istediğim duyguyu ve hikâyeyi yaşayabiliyorum. Kendime örnek aldığım piyanistler arasında Anjelika Akbar, Uraz Kıvaner,  Ayşedeniz Gokcin var.

Peki piyano başına geçtiğinde sabahtan akşama kadar çalmaktan bıkmayacağın üç eser hangisi? 

Beethoven- Für Elise, J.S. Bach- St. Matthauspassion ve Beethoven- Moonlight Sonata sanırım…

Bir zaman tüneli olsa muhtemelen tanışmak isteyeceğin çok fazla insan vardır geçmişte. Peki hangi kompozitörle tanışmayı ve ona ne sormayı isterdin? 

Tahminen Beethoven ile tanışıp ona sesleri duymamasına rağmen nasıl su ile sesleri algılayabildiğini sorabilirdim.

Zorlandığın eserleri çalışırken ne yaparsın? Bazen yaşına uygun olmayan eserleri çalmakta ısrar eder misin mesela? 

Genellikle yarışma standartlarından dolayı yaşıma uygun olmayan daha zor eserleri çalmam gerekebiliyor. Parçaları başka piyanistlerden mutlaka dinliyorum. Bu, parçayı kolay anlamamı sağlıyor. Ama sıkı çalışarak üstesinden geliyorum. 

Pandemi öncesinde klasik müzik konserlerine gider miydin peki Duru? Sahnede piyano çalan bir kadın olduğunda neler hissedersin, kendini onun yerine koyup hayaller kurar mısın? 

Pandemi öncesinde ailem beni birçok klasik müzik konserine ve piyano konserine götürüyordu. İdil Biret, Anjelika Akbar, Gülsin Onay gibi ünlü piyanistleri sahnede görme ve dinleme şansım oldu. 

Hayal kurarım, sahnedeki piyanistin yerinde olsaydım onca insanın önünde o parçayı gerçekten çalabilir miydim veya birlikte çalmak nasıl olurdu acaba diye düşünürüm.

• 

Peki sosyal medyayla aran nasıl? Yorumladığın eserleri oraya yükleyip yakın çevrenin ve müzisyenlerin görüş ve önerilerini öğrenmek ister misin? Bu, kendini geliştirmende nasıl yardımcı olur? 

Piyano ile ilgili eserlerimi ve başarılarımı paylaştığım bir Youtube (Duru Balcı) ve   Instagram (@durubalcipianist) hesabım var aslında. İnsanların görüşlerini önerilerini öğrenmek beni mutlu ediyor. 

Müzisyenlerin veya bestecilerin hayatlarını okur musun? İçlerinden en çok etkilendiğini öğrenmek isterim. 

Müzisyenlerin hayatlarını okumak, boş zamanlarımda yapmayı en sevdiğim şeylerden birisi. İçlerinden en çok etkilendiğim ise Mozart ve Paganini. Kitaplarını okuduktan sonra filmlerini de izliyorum. 

Çok sıradışı bir yerde piyano resitali verme şansın olsa nereyi, nasıl bir ortamı tercih edersin? Biraz hayal kuralım istersen bu soruda… 

Fransa’yı çok seviyorum. Palais Garnier opera binasında bir resital o kadar güzel olurdu ki. İhtişamlı bir sahnesi var büyüleyici, her yerinde zambaklar olabilirdi. Ya da sarı çiçekler…

Seni örnek alan akrabaların, arkadaşların olduğuna eminim. Hatta seni gördükten sonra kesin piyano öğrenmeye de başlamışlardır. Peki onlara ne tavsiye edersin? Bir piyanist çocuğun nelere dikkat etmesi gerekir? 

Çevremde benden etkilenip piyanoya başlayan arkadaşlarım var. Bir piyanist çocuğun özgüven dışında pek bir şeye ihtiyacı yok. Belki biraz disiplin biraz da çalışma. En çok da piyano çalmayı sevmek gerekiyor.

Son olarak, geleceğe dair hayallerini, projelerini öğrenmek isterim. Konservatuara gitme veya yurtdışında okuma projelerin var mı? 

Fransa’ya gitmek ve piyano bölümünde okumak en büyük hayalim. Orada iyi bir piyanist olursam, benden mutlusu yok!

Bu keyifli söyleşi için çok teşekkürler Duru. Sana sonsuz başarılar diliyorum. 

Ben de size ve beni destekleyen herkese çok teşekkür ederim.

•