
Utku Baloğlu, Gaziantep’te üstün yetenekli çocukların sanat dünyasına kazandırılmasında önemli bir rolü olan Renata Çavdar’ın öğrencilerinden biri. Utku’nun ayırt edici özelliklerinin başında, satranç konusunda da oldukça yetenekli bir öğrenci olması yatıyor. Piyano ve satrancı hayatının merkezine yerleştirmiş durumda; çünkü bu iki uğraş da hem onu zorluyor hem de en iyiye ulaşma çabalarında itici güç oluyor.
17 yaşındaki Utku Baloğlu, sanat, spor ve matematikle küçüklüğünden beri ilgileniyor. İlkokulda satranç konusunda Antep’te il birinciliği, Hatay’da il birinciliği ve bir sürü madalyası var. Bir yandan da röportajda ayrıntılarını okuyacağınız gibi “Mental aritmetikle” uğraştı ve bu alanda da Gaziantep il birinciliği var. Bir yandan da matematik ve resim alanlarında da yeteneklerini geliştiriyor Utku.
Asıl hobisi olan piyanoya ise bir arkadaşı vesilesiyle başladı. “Çok güzel çaldığı için sürekli onu dinlemeye giderdim. Daha sonra ben de başlamaya karar verdiğimde çok şanslıyım ki çok iyi bir öğretmene denk geldim. Başlayalı henüz 2 sene olmadı ama birkaç ay önce Kanada’da yapılan uluslararası piyano yarışmasında 1. oldum. 2 hafta önce de London College of Music’te (LCM) Grade 6’i bitirdim” diyor Utku.
Ona göre, “piyano çalmak astral seyahat gibi bir şey. Bütün her şeyden soyutlanıp farklı bir boyuta geçmek gibi”.
Utku, sanat ve spor haricinde, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Çocuk Meclisi’nde sosyal sorumluluk projelerine katılıyor. Gelecekte de İngiltere’de akademisyen olarak çalışmak istiyor. “Tabii ki sanat her zaman hayatımın büyük bir parçasını oluşturacak” diye ekliyor.
Bu kabına sığmayan, zeka ve duyarlılık emsali yetenekli müzisyenimizi tanımaya ne dersiniz?
Merhaba Utku. Sanat, spor ve matematikle küçük yaşlarından itibaren iç içesin. Satrançtan başlayalım. Bu uğraşa seni yönlendiren ne oldu ve nasıl başarılar elde ettin?
Satranca olan ilgimi okul kulübünde fark ettim. Daha sonrasında kursa gittim. Gaziantep ve Hatay il birinciliklerim var bir de Gaziantep’te okullar arası turnuvalarda okulumu temsil ettim ve dereceye girmiştik.
Hayran olduğun satranç ustaları kimler?
Garry Kasparov ve Magnus Carlsen.
Peki mental aritmetik uğraşını biraz anlatır mısın? Bu konuda da Gaziantep il birinciliğin var.
Mental aritmetiğe ailem sayesinde başladım. İlkokuldayken kursa beni gönderdiler. Matematikle de aram iyi olduğu için mental aritmetiği de çok sevdim. Kendimi geliştirdikten sonra yarışmalara katıldım. O sıralarda mental aritmetiği daha çok insana tanıtmak için televizyona çıkmam istenmişti. Zihinsel olarak bana çok şey kattığına inanıyorum.
Matematik konusundaki başarıların akademinin de dikkatini çekmiş ve ODTÜ’ye çağrılmışsın bu yüzden. Bu alandaki başarılarından da söz eder misin?
Matematikle kendimi bildim bile iç içeyim. Başarılı olmamın sebebinin de çok sevmem olduğuna inanıyorum. ODTÜ’ye Türkiye Zeka Vakfı’nın düzenlediği final yarışması için çağrılmıştım. Onun haricinde 3 sene önce okulumdaki matematik öğretmenimle Antalya’da matematik olimpiyatlarının Türkiye finallerine katıldım.
Peki ne yönde bir eğitim alıyorsun? Odak noktan satranç ve matematik mi? Yoksa müziğe de eşit bir yer var mı?
Şu anda aldığım eğitim sayısal dersler ağırlıklı ve tabii ki piyano. Piyano derslerimi ve çalışmalarımı ihmal etmiyorum.
Uğraşların resim ve piyanoyu da kapsıyor. Piyano alanında önemli bir uluslararası yarışmada henüz piyano öğrenmeye başlayalı 2 sene olmadan bir birincilik kazandın. Piyano senin için ne ifade ediyor?
Piyanoda, müzikte başarının belli bir süreden sonra aldığımız derslerin, çalıştığımız saatlerden çok müziği iyi dinlemeden geçtiğini düşünüyorum. Benim müzik serüvenimdeki en büyük şansım çok iyi bir öğretmenimin olması. Aldığımız eğitimin kalitesi müzikte gerçekten çok önemli, en az sayısal derslerde olduğu kadar. Resim yapmayı da seviyorum. Birkaç sene önce Gaziantep Üniversitesi’nde iki arkadaşımla beraber sergi hazırlamıştık.
Peki piyanoda çalmaktan en çok hoşlandığın eser hangisi ve neden?
Bu sürekli değişiyor. Bazen Chopin Nocturne oluyor bazen Bach Solfeggio oluyor. Genel olarak Chopin’in eserlerini çalmayı çok seviyorum. Ama Beethoven Moonlight Sonata’nın (I. Movement) yeri benim için ayrı. Çünkü bu parçayla Toronto’da birinci olmuştum.
İlham aldığın konser piyanistlerini de (çağdaş veya geçmişten) öğrenmek isterim.
En keyifle dinlediğim konser piyanistleri Evgeny Kissin, Valentina Lisitsa, Martha Argerich; Türk piyanistlerden ise Gülsin Onay.
Satranç, piyano ve aritmetik sence birbirleriyle bağlantılı mı? Bu üç temel uğraş sence birbirlerini besliyorlar mı?
Bence evet bağlantılılar. Üçü de hızlı düşünmeyi ve koordinasyonu gerektiriyor.
Gaziantep’te piyano konusunda nasıl bir müziksever topluluk söz konusu? Konserler sık düzenleniyor mu? İlgili ustalık sınıflarına, eğitmenlere kolay erişim var mı?
Gaziantep’te genel olarak klasik müzik seven bir topluluk olmadığından resitaller çok nadir düzenleniyor. Ama eğitmenlere erişim sıkıntısı olmuyor bir sürü müzik akademisi var.
Müzik hayatında nasıl bir konuma sahip?
Gerek zihinsel olarak dinlendirmesi olsun gerek verdiği haz olsun çok önemli bir yer tutuyor. Müziğin daima hayatımda olacağından eminim.
Katıldığın sosyal sorumluluk projeleri de var, onlardan söz eder misin?
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Çocuk Meclisi’nin üyesiyim. Burada amacımız ihtiyacı olan ama durumu iyi olmayan öğrencilere kitap, defter yardımı yapmak ve onlara Antep’i gezdirmek vb.
Satranç oynarken ve piyano çalarken neler hissediyorsun? Seni ne motive ediyor?
İkisini de zorladığı için seviyorum. Özellikle piyanoda yeni bir parçaya başlayınca başta çok zorlanırken bir süre sonra parçaya hâkim olunca kendi yorumumu katabilmek çok keyif verici.
Peki müzikle ilgili gelecek planların nasıl? Bize biraz onlardan söz etmeni isteyeceğim.
London College of Music’i bitirip dünyanın farklı yerlerinde resitaller vermek istiyorum.
Bu keyifli söyleşi için çok teşekkürler Utku.