15 Şubat 2012 tarihinde geleceğin parlak çocuklarından biri olmaya aday biri doğdu: Meriç Sakallı. Meriç bale ile başlayan sanat becerilerine, ritim dersleri ile devam etti. Aslında birçok şey, bale okulunda ders saatini beklerken piyano odasının kapısından içerideki dersleri dinlemesiyle değişmeye başladı. “Odayı boş bulduğum her fırsatta piyanonun başına otururdum. Bu ilgim ailemin de dikkatini çekti ve 5 yaşına geldiğimde Dilek bale ve müzik okulunda piyano dersleri almaya başladım” diye anlatıyor o yılları Meriç.
2015 yılından itibaren bale okulunun her eğitim yılı sonunda Türk Çocuk Nörolojisi Vakfı yararına düzenlediği MKM Atilla İlhan sahnesinde yıl sonu resitallerinde performans sergileyen Meriç, 2016/2017 eğitim yılı itibari ile Royal Academy of Dance Exams sertifika programına katıldı ve bu programa halen devam ediyor. Pandemiden dolayı çevrimiçi derslerle hazırlandığı Royal Academy of Dance exams GRADE-2 sınavından da yüksek bir puanla diplomasını almaya hak kazandı.
2017/2018 eğitim yılı itibariyle Sofya Üniversitesi Vaganova metodu sertifika programına katılan ve bu programa da halen devam eden Meriç, bir yandan da binicilik alanında madalyalar alarak orada da becerilerini sergiliyor.
2019 Mayıs ayında Beril Özyazıcı ile tanışıp kendisinden ders almaya başlaması da hayatındaki bir diğer kırılma noktası oldu ve derslerle birlikte müzik eğitimi bambaşka bir boyut kazandı. Beşinci yaşgününde de evinin başköşesine artık en yakın arkadaşı olan piyanosu geldi. “Denemekten üretmekten korkma”, “Cesaretli ol”, “Başarısızlık olarak düşündüğün şeyin üzerine gidip daha büyük başarılar elde edebilirsin”, “Konser ya da canlı performanslarından stres yerine keyif almaya çalış, çalışmalarını yaparken de bu keyifli anları düşün” diyen Özyazıcı’nın öğütleri ışığında kendisini ilham aldığı konser piyanistlerini izleyerek geliştirme süreci de böylelikle başlamış oldu.
2020/2021 eğitim döneminde (ABRSM) İngiliz Kraliyet Müzik Okulları Birleşik Kurulu Grade-3 sınavlarına hazırlandı ve yüksek bir puanla diplomasını aldı. Uluslararası 15. Pera piyano festivalinde performans sergiledi; Tekirdağ Bilsem’in düzenlediği Genç Yetenekler Tekirdağ’da Buluşuyor müzik yarışmasına katıldı.
Pandemi günlerinde evde piyanosuyla daha çok zaman geçirirken ise, ilk bestesi “In the dream” ortaya çıktı. “Bu ismi vermemim sebebi ise pandemi döneminde yaşanan olayların rüyanın içinde yaşamışız gibi düşünmemdi” diyen Meriç, bir yandan da İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu Çocuk besteciler yarışmasına katıldı.
Meriç, bir yandan da satranç turnuvalarında dereceler alıyor; birçok turnuvaya kendi yaş kategorisinde katılıyor. Geçen sene de ukalele öğrenerek piyano dışında bir diğer enstrümanda da müzik becerilerini geliştirmeye başladı.
“Pandemi ile evlerimizin içine kapanmak zorunda olduğumuz bu günlerde Meriç’e cansuyu umut ışığı oldunuz” diyen çok ilgili bir anne ve babaya sahip olan Meriç’in en büyük diğer şansı da kendisi gibi birçok üstün yetenekli çocuğun yetişmesinde “sihirli değneğini” kullanan piyanist-eğitmen Beril Özyazıcı ile yollarının kesişmesi.
Meriç bu röportajdan sonra Meriç 5 Ağustos günü Tsf Tekirdağ’da düzenlenen yüz yüze Küçükler Satranç il yarışmasında 9 yaş kız kategorisinde il 2.si oldu ve madalya aldı.
Kökleri Yunanistan’ın Xanti köyüne dek uzanan Meriç içinden geçtiği tüm bu süreci, bale-piyano-satranç üçlüsüne duyduğu eşit tutku ve gösterdiği başarıyı, gelecek hayallerini, bugününü, geçmişini, çocukluğunu tüm saflığı ve heyecanıyla bizlere anlatmak istiyor şimdi. Kulak verir misiniz bu özel çocuğa?
Merhaba Meriç. Müzik hayatına çok erken yaşta başlamışsın. Bu ilgin ve yeteneğin nasıl fark edildi? Ve bunun üzerine nasıl bir eğitim inşa ettin?
Merhaba. Müziğe olan ilgim 2,5 yaşında bale dersimin başlamasını beklerken müzik odasının kapısında içerdeki piyano ve solfej dersleri dinlerken ortaya çıktı. Oda boş olduğu zaman hemen piyanonun başına geçerdim. Ne zaman piyano çalan birisini dinlesem hemen oturup dizlerimdeki görünmez tuşları çalmaya başlayıp eşlik edermişim. Bu ilgim ailemin dikkatini çekmiş. 2,5 yaşı, piyano dersi almak için erken bir yaş olduğu için beni çocuklara müziğe başlangıç, enstrümanları tanıma fırsatı ve ritim dersleri veren bir kursa başlattılar. Beş yaşıma geldiğimde piyano dersleri almaya Dilek Bale ve Müzik Okulu’nda başladım.
Yedi yaşında Beril Özyazıcı öğretmenimle tanıştım ve derslerle birlikte müzik eğitimim bambaşka bir boyut kazandı. (ABRSM) İngiliz Kraliyet Müzik Okulları Birleşik Kurulu (The Associated Board of The Royal Schools of Music sınavlarına hazırlandık. Aynı zamanda Uluslararası Pera Piyano Festivali’ne hazırlandık. Hazırlıklarımızı tamamlamamıza yakın maalesef pandemi gerçekleşti. Birçok kişi gibi bizim de sınavlarımız, yıl sonu resitalimiz, Pera Piyano Festivali de dahil bir çok etkinliğimiz iptal edildi veya ertelendi. Bu süreçte ben de öğretmenim de pes etmedik, derslerimize online olarak aksatmadan devam ettik.
2020/2021 eğitim döneminde Online derslerle (ABRSM) İngiliz Kraliyet Müzik Okulları Birleşik Kurulu Grade-3 sınavlarına hazırlandık ve yüksek bir puanla diplomamı aldım. Aynı zamanda Uluslararası Pera Piyano Festivali’ne hazırlandık.
Uluslararası 15.Pera Piyano Festivali’nde performans sergiledim ve katılımcı belgesi aldım.
Tekirdağ Bilsem’in düzenlediği “Genç Yetenekler Tekirdağ”da buluşuyor isimli müzik yarışmasına katıldım ve katılımcı belgesi aldım.
Pandemi günlerinde evde piyanomla daha çok zaman geçirebildim ve ilk bestem olan “In the dream” parçamı besteledim.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu Çocuk besteciler yarışmasına katıldım.
Sayın belediye başkanımız Ekrem İmamoğlu’nun biz çocuk bestecilere ithafen yazdığı katılımcı mektubuyla onurlandırıldım.

Bir yandan da aktif olarak bale yapıyorsun. Bale ve müzik hayatın birbirini besleyen, destekleyen iki süreç mi?
Kesinlikle evet; her eğitim döneminde dans edeceğimiz klasik müzik repertuvarı hazırlanıyor. Böylece birçok klasik müzik eserini de öğrenmiş oluyoruz. Balede dansın anlam kazanması için müziğin ritmine göre hareket etmemiz gerekiyor. Bu da ritim duygumuzun ve müzik kulağımızın gelişmesine katkı sağlıyor. Benim için bale, “notaların harekete dönüşmesi” diyebilirim.
Katıldığın sosyal sorumluluk projelerinden de biraz söz eder misin? Toplumun farklı kesimlerine piyano ile ulaşmak nasıl bir duygu?
1.Sınıfta ve 2. Sınıfta İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Türkiye omurilik felçlileri derneği (TOFD) için düzenlediği spor ve sosyal sorumluluk olgusunu bir araya getiren “Yol Arkadaşım Olur musun?” sloganıyla İstanbul koşusunda okulumu, sınıfımı temsil ettim ve katılımcı madalyası aldım. Halen mavi kapak toplayarak desteğimi sürdürmekteyim.
2015 yılından itibaren bale okulumun her eğitim yılı sonunda Türk Çocuk Nörolojisi Vakfı yararına düzenlediği MKM Atilla İlhan sahnesinde yıl sonu resitallerinde performans sergileyerek destek olmaktayım.
Okulumda zaman zaman barınakta yaşayan hayvanlar için mama ve diğer ihtiyaçlarını toplayıp orada yaşayan hayvanları ziyarete gidiyoruz.
Sosyal sorumluluk projelerinde yer almak, faydalı olmak beni çok mutlu ediyor. Umarım katılabileceğim daha çok fırsat çıkar karşıma…
Canlı performansla insanlarla bir araya gelmek, piyano çalmak çok büyük bir ayrıcalık. Alkışlar ve dinleyenlerin beğenisini kazanmak çok gurur verici oluyor.

Peki bale eğitiminde hangi aşamadasın? Bu konudaki ödüllerini ve başarılarını biraz anlatır mısın?
Dilek Bale Ve Müzik okulu bale sınıfı teknik 4.sınıf öğrencisiyim. 2021/2022 eğitim yılında teknik 5.sınıfa başlayacağım.
2017/2018 Royal Academy of Dance Exams primary sınavımdan yüksek bir puanla gümüş madalya ile diplomamı almaya hak kazandım.
2018/2019 Sofya Üniversitesi Vaganova metodu sertifika programı 1.Degree A alarak diplomamı almaya hak kazandım.
2020/2021 Pandemiden dolayı Online derslerle hazırlandığım Royal Academy of Dance Exams GRADE-2 sınavımdan yüksek bir puanla gümüş madalya ile diplomamı almaya hak kazandım.
2019 Mayıs ayında Beril Özyazıcı ile tanışıp kendisinden piyano dersleri almak sanırım senin hayatında bir dönüm noktası oldu. Bize biraz bundan da söz eder misin? Kendisiyle çalışmaya başladıktan sonra nasıl başarılar elde ettin?
Beril öğretmenimle tanıştığımızdan sonra derslerle birlikte müzik eğitimim bambaşka bir boyut kazandı. Müzik eğitimimde eksiklerim vardı. Beril öğretmenim eksik bilgilerimi kısa sürede düzeltmemi sağladı. Doğru teknikle piyano çalmayı öğretti. Onun sayesinde çok kısa bir sürede birçok başarı elde ettim. Bana verdiği eğitim ve cesaretten dolayı kendisine minnettarım.
2020/2021 eğitim döneminde online derslerle (ABRSM) İngiliz Kraliyet Müzik Okulları Birleşik Kurulu (The Associated Board of The Royal Schools of Music) Grade-3 sınavlarına hazırlandık ve yüksek bir puanla diplomamı aldım.
Aynı zamanda Uluslararası Pera piyano festivaline hazırlandık.
Uluslararası 15.Pera piyano festivalinde performans sergiledim ve katılımcı belgesi aldım.
Tekirdağ Bilsem’in düzenlediği Genç Yetenekler Tekirdağ’da Buluşuyor isimli müzik yarışmasına katıldım ve katılımcı belgesi aldım.
Pandemi günlerinde evde piyanomla daha çok zaman geçirebildim ve ilk bestem olan “In the dream” parçamı besteledim.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu Çocuk besteciler yarışmasına katıldım.
Sayın belediye başkanımız Ekrem İmamoğlu’nun biz çocuk bestecilere ithafen yazdığı katılımcı mektubuyla onurlandırıldım.
2020 yılı Eylül ayı itibarıyla online olarak başlayan derslerimde ukulele sınıfına seçildim ve müziğe olan tutkumla çok kısa sürede ilerledim. Derslerimin dışında kendi çabamla yeni parçalar öğrendim. Bu da müzik öğretmenim Simge Çiller’in dikkatini çekti ve Doğa okulları tarafından online düzenlenen “Doğadan Resitaller” konserlerinde performans sergilemek üzere Doğa Okulları müzik bölümü başkanı tarafından seçildim.
Doğadan Resitaller’de ukulele ve piyano performansı sergileyerek başarı belgesi aldım.
Özyazıcı’nın sana verdiği ve hiç aklından çıkmayan birkaç öğüdü paylaşır mısın bizimle?
Beril öğretmenim bana her zaman der ki, “denemekten üretmekten korkma, cesaretli ol. Başarısızlık olarak düşündüğün şeyin üzerine gidip daha büyük başarılar elde edebilirsin. Konser ya da canlı performanslarından stres yerine keyif almaya çalış, çalışmalarını yaparken de bu keyifli anları düşün”. En önemli bir başka öğüdü ise, piyano derslerimizden sonra ev çalışmalarımı araya vakit koymadan sıcağı sıcağına yapmamdır.
Pandemi dönemi sana bir açıdan faydalı oldu. Evde daha fazla vakit geçirdin ve piyanonla ilk besteni yaptın. Bize bu bestenin hikayesinden, oluşum sürecinden ve heyecanından söz eder misin?
Müzik hayatım boyunca beste yapmak isterdim. Piyano çalıştığım bir gün, çalışacağım parçaya başlayacakken elim yanlış notalara çarptı ve hoş bir melodi oluştu. Yeniden ve yeniden çalınca melodiyi genişletmek istedim ve bunun üzerine melodimi her gün olabildiğince nota ekleyerek birkaç ay sonunda ilk bestem olan “In The Dream” ortaya çıkardım. Bestenin olduğu kadar isminin de bir o kadar güzel olması gerektiğini düşünerek parçama In The Dream ismini verdim. Bu ismi vermemim sebebi ise pandemi döneminde yaşanan olayların rüyanın içinde yaşamışız gibi düşünmemdi. İlk bestemi yaptığım için kendimle gurur duyuyordum ve bir beste yaptığımı düşündükçe içimi heyecan ve sevinç duygusu sarıyordu. Ne zaman bestemi çalsam bana yeni besteler yapmak için cesaret ve ilham veriyor.
Peki beste yaparken konsantrasyonunu korumak için ortamda neler olmalı, neler olmamalı? İlham kaynakların genelde ne oluyor?
Ben bestemi yaparken odamda yalnız ve sessiz olmayı tercih ediyorum. Piyanom ve müzik defterimin olması yeterli oluyor. Konsantrasyonumun bozulmaması için odamda telefon bulundurmuyorum.
Bazen notalar bir anda aklıma geliyor, bazen de piyano çalışırken o anda ortaya çıkıyor.
Tek bir şeyden ilham alıyorum diyemem; beni besleyen şeyler dinlediğim müzikler, okuduğum kitaptaki bir cümle olabiliyor. Bazen içinde bulunduğum ortam, bazen de doğadaki bir ses ya da bir objeden ilham alabiliyorum.
Beste yapmaya devam ediyor musun?
Evet beste yapmaya devam ediyorum. Okulların tatil olmasıyla birlikte çok boş zamanım oluyor. Yakın zamanda bestemi tamamlamayı hedefliyorum.
Bir yandan da satranç oynayarak çok yönlü bir kişilik sergiliyorsun. Bu alandaki başarılarından da söz eder misin?
Okulumda satranç dersleri alıyorum. 10 Kasım Atatürk’ü anma satranç turnuvasında okulumda 2.lik derecesi aldım. Pandemiyle birlikte hem İTÜ Eta Vakfı Doğa Kolejinin düzenlediği hem de Türkiye satranç federasyonunun düzenlediği birçok online turnuvalara lisanslı sporcu olarak katıldım. Satranç eğitim seviyeme göre güzel dereceler aldım. 2021 Şubat ayında düzenlenen Şişli bölgesi online satranç turnuvasında 2011/2012 yaş kategorisinde 8. oldum.
Bu süreçte katıldığım turnuvalar ve satranç öğretmenimin desteği sayesinde kendimi çok geliştirdim. Okulumdan aldığım online derslerin süresi bana yetmemeye başladı. 2021 Şubat ayı itibariyle Bjk satranç okuluna başladım. 4 ay gibi kısa sürenin sonunda düzenlenen Beşiktaş JK Satranç Okulu Yaz Turnuvasında 2011/2012 doğumlular kategorisinde ilk 10. Madalyası ve 2011/2012 doğumlu kızlar kategorisinde 2.lik Madalyası ve 5000 soru çözdüğüm için plaket almaya hak kazandım.
Peki satranç ile müzik arasında bir bağlantı, benzerlik var mı sence?
Satranç ve müzik konsantrasyon ve sabırlı olmak açısından bence benziyorlar: Notaları takip ederken de satranç da hamle yaparken de hep birkaç adım sonrasını planlamamız gerekiyor. İkisinde de elde edilen başarı hayranlık uyandırıyor.
Satranç olsun müzik olsun katıldığın yarışmalar ve bu yarışmalara hazırlık süreci sana nasıl katkılar sunuyor?
Yarışma ya da satranç turnuvalarına hazırlık süresinde çalışma tempom hızlanıyor. Bu da beni daha dinamik ve planlı olmaya teşvik ediyor. Yarışmalar, turnuvalar zamana bağlı olduğu için zaman yönetimi konusunda eskisine göre daha başarılıyım. Daha yoğun çalıştığım için de hızla ilerlememe katkı sağlıyor.
Her yarışma benim için bir tecrübe oluyor. Uzaktan bakarak ya da okuyarak elde edemeyeceğim, yaşayarak bizzat elde edebileceğim bir tecrübe.
Bir sürecin parçası olmayı bana yaşattığı heyecanı seviyorum. Bu beni mutlu hissettiriyor ve daha çok çalışmam için motive ediyor.
Yakın dönemde ukulele sınıfına geçtin. Neden böyle bir tercih yaptın? Peki piyano ile bağın halen devam ediyor mu?
2020/2021 eğitim döneminde okulumda online müzik derslerinde ukulele ve koro dersleri verildi. Ben de yeni bir müzik enstrümanı çalmayı öğrenmek istedim. Farklı enstrümanlara karşı ilgim hep vardı mesela keman çalmayı bateri çalmayı hep istemişimdir. Ukulele çalmayı da çok sevdim. Derslerde öğrendiklerimin dışında kendim yeni notalar öğrenip parçalar çalabildim. Piyanom benim vazgeçilmezim. Onsuz bir hayat düşünemem ama ukulelem de artık hayatımın bir parçası oldu.
Hayatta kendine referans aldığın, ilham kaynağı olan müzisyenler, balerinler ve satranç oyuncuları kimler ve neden?
Başarılarından ilham aldığım sanatçıların başında Gülsin Önay, İdil Biret, Fazıl Say ve Şevki Karayel, Karsu Dönmez geliyor. Bu sanatçıları yakından takip ediyorum, konserlerine gidiyorum, albümlerini dinliyorum, söyleşilerini ve biyografi kitaplarını okumayı seviyorum.
Ayrıca Piyanist ve eğitmen Beril Özyazıcı öğretmenim en yakın referans aldığım kişidir. Çok genç yaşta olmasına rağmen çok donanımlı, başarılı öğrenciler yetiştiriyor. Çalışma disiplini teknikleri ve aldığı eğitimleriyle de bana rol model oluyor.
Geçmişte yaşamış ünlü besteciler Wolfgang Amadeus Mozart, Ludwig van Beethoven, Joseph Haydn, Chopin, Ahmet Adnan Saygun hayat hikayelerini okuduğum ve bana beste yapma arzusu veren ilham kaynağı olan müzisyenlerdir.
Kariyerlerinde belirli sevilere ulaşan sanatçılar kadar benim gibi eğitim hayatlarına devam eden yaşıtlarım ve gençlerin gazete haberlerini, söyleşilerini, başarı hikayelerini okumak bana ilham oluyor.
Çalışma disiplini ve başarılarını referans aldığım bale sanatçıları; Anna Pavlova, Dilek Sunam, Meriç Sümen, Hülya Aksular, Maria Khoreva ve Melih Mertel’dir.
Magnus Carlsen, Vahap Şanal Emre Can ve Mustafa Yılmaz gibi daha birçok ismini sayabileceğim genç satranç oyuncunun başarı hikayesi de bana örnek oluyor.
Başladığın her yeni alanda başarılı bir profil sergiliyorsun. Sence başarı ne demek Meriç?
Yeni bir ilgi alanına başladığımda kendime bir süre veriyorum. Seversem devam ediyorum.
Severek ve içsel motivasyonla çalıştığım için süreklilik ve başarı arkasından geliyor.
Benim için başarı kumbaramda biriktirdiğim paralarım gibidir. Küçük, büyük ya da olumlu olumsuz fark etmeden biriken tecrübelerimin toplamının heyecanıyla yeni hedefler belirleyebilmektir başarı…
Şu anda piyano hayatında nasıl bir önceliğe sahip? Peki ya satranç ve bale?
Piyanom evimize beşinci yaş günümde geldi. O günden beri piyanom hedeflerime ulaşırken benim en yakın arkadaşım gibidir. Her gün belirli bir süremi mutlaka onunla geçiririm. Bu yüzden hayatımdaki en büyük önceliğim piyanomdur.
Satranç oynamayı çok seviyorum. Pandemi günlerinde evden online turnuvalar sayesinde kendimi çok geliştirdim. Satranç derslerini de günlük programıma dahil ettim.
Ünlü Fransız yazar Pierre Mac Orlan’ın da dediği gibi “satranç tahtasında tüm denizlerdekinden daha fazla macera vardır”. Bu macera dolu oyun motivasyonumu yükselttiği için artık satranç da hayatımın önemli bir parçası oldu.
Bale derslerine küçük yaşlardan beri devam ettiğim için bana sağladığı katkılar saymakla bitmez. Disiplinli ve yoğun bir çabanın sonunda sahnede müzikle buluşup sergilediğimiz dansı izleyenlerin hayran bakışları ve alkışlarının yaşattığı duygu benim için tarif edilemez. Aynı duyguları yeniden ve yeniden yaşamayı arzu ettiğim için bale derslerimin hiçbirini kaçırmıyorum.
Yaşıtlarının müzikle ilgilenmesini nasıl karşılıyorsun? Sence müzik hayatta nasıl bir boşluğu doldurur?
Müzikle ilgilenen yaşıtlarımın olması beni sevindirir; böylece paylaşımımız çoğalır.
Herkes kendi hızında yeteneği ve bilgisinde ilerler böylece birbirimizi örnek alabiliriz.
Bence müzik üzüntü, sevinç, kızgınlık, korku gibi tüm duyguların yarattığı boşluğu doldurur.
Peki bir zaman tüneli olsa geçmişten hangi müzisyenle tanışmak ve ona ne soru sormak isterdin?
Bir zaman tüneli olsa Mozart’la tanışmak isterdim. Ona bestelerini yaparken nelerden ilham aldığını ve günlük hayatta uyguladığı çalışma sisteminin nasıl olduğunu sorardım.
Son olarak, kendine dair yakın dönem projelerin ve uzak dönem hayallerin neler? Kendini ileride müzik dünyasında aktif bir müzisyen olarak görüyor musun, yoksa başka bir alana mı yönelirsin?
Yakın dönemdeki projelerim arasında, müzik ve bale eğitimimde sertifika programlarına katılmaya devam edip kendimi geliştirmek var. Hem piyanomla hem ukulelemle besteler yapıp yarışmalara festivallere ve resitallere katılmak istiyorum. Satrançda kendimi daha da geliştirip ileri seviye bir satranç oyuncusu olmayı hedefliyorum. Yoğun çalışma tempoma dahil edebilirsem tenis ve golf oynamayı öğrenmek istiyorum. Gelecekte bale ve satranç ile olan bağımı koparmadan, kendi bestelerini yapan yurt içinde yurt dışında konserler veren saygın bir piyanist olmayı hayal ediyorum. Bunun için üniversite eğitimimi yurt dışında sürdürmeyi hedefliyorum. En büyük hayalim bir gün kendi kuyruklu piyanoma sahip olmak.
Bana bu fırsatı verdiğiniz için size çok ama çok ederim. Sizin aracılığınızla da bana katkı sağlayan bütün öğretmenlerime de ayrıca teşekkür ediyorum.