15 yaşındaki küçük gitarcı Buğra Aydın, henüz ilkokul 4. sınıfta müzik öğretmeninin yönlendirmesiyle 2015 yılında İzmit Büyükşehir Belediyesi Konservatuarı Klasik Gitar Bölümü’nü kazandı. Belediye Konservatuarında bir sene yarı zamanlı eğitim aldıktan sonra Belediye konservatuarındaki Klasik Gitar öğretmeni Ertunç İlbeyli’nin yönlendirmesi ile 2016 yılında Bilkent Üniversitesi Konservatuarı sınavlarına girdi. Sınavı kazanarak 10 yaşında İstanbul’daki ailesinin yanından ayrılıp, bütün olgunluğuyla Ankara’da kendisine yepyeni bir hayat kurdu. Tamamen müziğe odaklı ve başarılı bir gitarcı olma hedefi doğrultusunda… Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Klasik Gitar bölümünde burslu olarak eğitimine başlayan Buğra, halen 9. Sınıf / Bilkent Üniversitesi Klasik Gitar Ana Sanat Dalı’nda Prof. Kağan KORAD ile devam ediyor. 2016 yılında İstanbul Klasik Gitar Festivali’nde ise Goran Krivokapic, Rovshan Mamedkulev’in ustalık derslerine aktif olarak katıldı.
Buğra, gitar alanındaki deneyim ve bilgilerini yetkinleştirmek adına neredeyse bu branştaki tüm ustalık sınıflarını kaçırmadan takip ediyor. 2017 yılında 4. İstanbul Klasik Gitar Festivalinde Cem Küçümen ve Lorenzo Micheli ile, 2018 yılında 5. İstanbul Gitar Festivali’nde Aniello Desiderio ve Goran Krivokapic ile, aynı sene Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi’nde Pepe ROMERO ile, Yakın Doğu Üniversitesi 2. Uluslararası Gitar Festivalinde Zoran DUKİC, Ozan SARITEPE, Esther STEENBERGEN ve Vicenzo Sandro BRANCACCİO ile ve bir sene sonra 6. İstanbul klasik gitar festivalinde Leo BROUWER, Marcin DYLLA, Erdem SÖKMEN ve Remi BOUCHER ile ustalık sınıflarına katıldı.
Küçük yaşında bu denli güçlü bir tutkunun peşinden giden Buğra, yaşadığı fiziksel zorlukları şu şekilde anlatıyor: “Öncelikle Klasik Gitar parmak yapısından dolayı erken yaşta başlanabilecek en zor enstrümanlardan biri. Parmaklarım erken yaşta güçsüz olması ve parmak uçlarımın hassas olması nedeniyle uzun antrenmanlar bazen çok acı verici olabiliyordu. Parmak uçlarım yarılıyor veya uzunca zaman geçmeyen kramplar yaşıyordum. Bir enstrüman çalmak isteyenler başlamadan önce hobi olarak mı yoksa profesyonel mi yapacaklarına çok iyi karar vermeliler çünkü profesyonel olarak yapacaklar ise hiç ummadıkları kadar zorlu bir yola çıkacaklarını belirtmek isterim. Çok uzun antrenmanlar yapmaları gerekecek. Gerçekten istemek çok önemli. O zaman bu zorluklar önemini kaybediyor.”
Müzik Buğra’nın hayatının neredeyse tümünü kaplıyor, ama kendisi bu durumu bir mecburiyet olarak değil bir tutku şeklinde tanımlıyor. Bu güzel müzik yolculuğunu ve bir çocuğun gitarının peşinden bu denli büyük bir bağlılıkla ilerlediği eğitim sürecini yakından tanımak isterseniz Buğra ile çok keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik:
Müziğe ilgin nasıl fark edildi Buğra? O andan sonra nasıl bir eğitim aldın?
Öncelikle bu anlamlı projenizde bana da yer verdiğiniz için size çok teşekkür ederim. Müziğe karşı olan ilgimi ve yeteneğimi ilk olarak İlkokul 3. Sınıfta müzik öğretmenim Neşe Sarısözen Adalı fark etti. Ailemle görüşerek müziğe karşı yeteneğimin olduğunu ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Konservatuarı’nın sınavlarına girerek yeteneğimi bir de orada gözlemlememizi önerdi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Konservatuarı nın sınavını kazandım ve 1 yıl boyunca yarı zamanlı Klasik Gitar bölümünde devam ettim. Konservatuardaki Klasik Gitar hocam Ertunç İlbeyli Türkiye’de Klasik Gitar eğitimini en iyi alabileceğim konservatuarlardan birinin Bilkent Üniversitesinde olduğunu ve sınavları kazanabilecek yetenekte olduğumu söyledi. Bunun üzerine 4. Sınıfın sonunda Bilkent Üniversitesi Konservatuarının sınavına girerek sınavı burslu olarak kazandım ve 5. Sınıftan itibaren Bilkent Üniversitesi Konservatuarın da tam zamanlı olarak eğitimime Prof. Kağan KORAD ile başladım. Şu anda 9. Sınıftayım ve halen eğitimime Bilkent Üniversitesi Konservatuarında Prof. Kağan KORAD ile devam ediyorum.
Gitara başlangıç hikayeni öğrenmek istiyorum. Gitar, ilk tercihin miydi yoksa konservatuarda mı bu enstrümana yönlendin?
Gitar benim ilk tercihimdi. 9 yaşında babam bir gün kilerimizden Üniversite yıllarından kalan gitarını çıkarttı ve bana birkaç parçayı çalmayı öğretti. Gitara karşı yeteneğimin olduğunu fark edince bana daha rahat çalabileceğim ölçülerde bir gitar aldı. O günden sonra gitarın yeri benim için hep ayrı oldu ve Konservatuar sınavlarına girerken aklımda hep Klasik Gitarist olmak vardı.
Gitar öğrenirken ne tür zorluklar yaşadın ve/veya yaşıyorsun?
Öncelikle Klasik Gitar parmak yapısından dolayı erken yaşta başlanabilecek en zor enstrümanlardan biri. Parmaklarım erken yaşta güçsüz olması ve parmak uçlarımın hassas olması nedeniyle uzun antrenmanlar bazen çok acı verici olabiliyordu. Parmak uçlarım yarılıyor veya uzunca zaman geçmeyen kramplar yaşıyordum. Bir enstrüman çalmak isteyenler başlamadan önce hobi olarak mı yoksa profesyonel mi yapacaklarına çok iyi karar vermeliler çünkü profesyonel olarak yapacaklar ise hiç ummadıkları kadar zorlu bir yola çıkacaklarını belirtmek isterim. Çok uzun antrenmanlar yapmaları gerekecek. Gerçekten istemek çok önemli. O zaman bu zorluklar önemini kaybediyor.
Çok değerli ustalık sınıflarında yer aldın. Bunlar senin müzik yeteneğin ve çalma kapasitene nasıl katkılar sağladı?
Gitara başladığım yıldan itibaren Türkiye de düzenlenen Klasik Gitar ile ilgili tüm festivallere katılmaya çalıştım. Festivallerde çalışmalar yaptığım yerli ve yabancı tüm gitaristler gelişimimde çok faydalı oldu çünkü her biri müzikal ve teknik anlamında size farklı bir pencere açıyor. Bir müzisyenin kendini en doğru ifade edeceği tarzını yaratırken mümkün olduğunca fazla farklı tarzlarla karşılaşmasının önemli olduğunu düşünüyorum.
Yarışmalara veya festivallere katıldın mı? Onlardan biraz söz eder misin?
Henüz bir yarışmaya katılmadım. Okulumda ve farklı yerlerde konserlerde yer aldım. İstanbul Klasik Gitar Festivali, Bilkent Üniversitesi Klasik Gitar Buluşmaları ve Yakın Doğu Üniversitesi Uluslararası Gitar Festivallerine birçok kez katıldım. Bu festivaller sayesinde birçok değerli sanatçıyı tanıma ve onlardan müzikal anlamda bilgiler alma şansım oldu.
Parçalarını çalmaktan en çok hoşlandığın besteciler hangileri?
Ben en çok “Agustín Barrios Mangore” ve “Dionisio Aguado” nun eserlerini seslendirmekten hoşlanıyorum.
Türkiye’de ve yurt dışında sevdiğin gitaristler hangileri?
Türkiye’de öncelikle hocam Kağan KORAD , Erdem SÖKMEN ve Soner EGESEL’i seviyorum. Yurt dışından Marcin Dylla, Rovshan MAMEDKULIEV, Aniello Desiderio, David Russell’ı dinlemeyi seviyorum.
Müzik hayatında nasıl bir yere sahip?
Müzik hayatımın nereyse tamamını kaplıyor. Gitar antrenmanlarımdan kalan zamanlarımda solfej eğitimim için zaman ayırıyorum. Boş kalan zamanlarımda yine müzik dinlemekle geçiyor. Ama tüm bunlar benim için bir mecburiyet değil, bir tutku. Müziğin hayatımın tamamını kaplaması beni çok mutlu ediyor.
Gitarla çaldığın ilk eseri anımsıyor musun? Neler hissetmiştin?
Gitarda eğitimim anlamında çaldığım parça Ferdinando Carulli nin 37 numaralı etüdüydü. Çalmak çok zor ama bir o kadar da keyifliydi. Bu parçayı hatıra olarak youtube kanalıma koymuştum.
Bir gitarcı sağlığına dikkat ederken neleri öncelikli yapmalı?
Müzisyen sakatlıkları insanlar arasında çok bilinmese de çok sık karşılaşılan bir durum. Bu nedenle vücut egzersizleri çok önemli. “ Müzisyen performansı Sağlığı “ konusun da okulum Bilkent üniversitesinin hocam Prof. Kağan KORAD’ın önderliğinde çok kapsamlı bir çalışması oldu. Tüm müzisyenlerin verimli olabilmek için vücut sağlıklarına dikkat etmeleri gerekiyor.
Pandemi döneminde müzik yaparken, gitar çalışırken zorluklarla karşılaştın mı?
Pandemi dönemi herkesi olduğu gibi beni de olumsuz anlamda etkiledi ama hocamın da yardımıyla bazı dezavantajları avantaja çevirdik. Evde kaldığımız dönemde süreki kayıtlar yaptım. Hocam bu kayıtlarımı değerlendirerek üzerinde geri dönüşler yaptı ve düzeltmeleri yaparak yeni kayıtlar yaptım. Bu beni sürekli zinde tuttu. Yine de yüz yüze eğitim yapamamak ve konserlere çıkamamak eğitimimi olumsuz olarak etkiledi.
Gitar haricinde başka bir tutkun daha var mı peki Buğra?
Gitar haricinde motor sporları, Bilgisayar oyunlarıyla ilgilenmeyi seviyorum.
Herhangi bir kurumsal destekten yararlanıyor musun?
Herhangi bir kurumsal destek almıyorum. Okulumda burslu okuyorum.
Son olarak şunu da öğrenmek isterim: Geleceğe dair hayallerin neler?
Öncelikle kendimi en doğru şekilde geliştirmek ve sonrasında çok iyi bir konsertist olmak istiyorum. Daha sonraki dönemlerde ise yeni gitaristler yetiştirmek üzere iyi bir eğitmen olmayı hedefliyorum.