Yetenekli piyanistlerden Can Sakkaoğlu: “Konseri piyanist için unutulmaz kılan seyirciyle kurduğu bağ ve sahnede ortaya koyduğu performanstır”

Can Sakkaoğlu, son dönemde piyano dünyasında yeteceğiyle ön plana çıkan çocuklardan biri. Birçok değerli piyanistin ustalık sınıflarına katılan, Zimmerman’ı kendisine referans alan, Grade 8’i 142/150’lik çok yüksek bir notla geçen bu değerli müzisyenimizin aldığı ödüller ise oldukça etkileyici. Sakkaoğlu, son olarak piyanist, devlet sanatçısı, UNICEF İyi Niyet Elçisi Gülsin Onay’ın bu sene 18’incisi düzenlenen Bodrum Gümüşlük Festivali’nde Chopin icrasıyla çok güzel bir performans sergiledi.

11-12 Haziran 2018 tarihlerinde Mozart Akademi 4. Uluslararası Piyano Yarışması ve Festivali 9-11 Yaş Kategorisinde İkincilik, 01 – 03 Nisan 2019 Çukurova Üniversitesi Uluslararası Piyano Yarışması ve Festivali 9-11 Yaş Kategrisinde İkincilik, 04 – 12 Mayıs 2019 14.Uluslararası Pera Piyano Festivali ve Yarışması 11-12 Yaş Solo Piyano Kategorisinde Birincilik, 19 – 20 Ekim 2019 17. Uluslararası Klasik Müzik Yarışması Viva Müzik Alanya 11-12 Yaş Kategorisinde Mansiyon Ödülü, 30 Ocak 2020 Yakındoğu Üniversitesi 8-15 Yaş Klasik Müzik Şenliği ve Yarışması Solo Piyano Kategorisinde Birincilik, 13 Nisan 2020 Florida Keys International Müzik Competition Miami Amerika 12- 14 Yaş Kategorisinde Birincilik gibi birçok ödülün sahibi Can Sakkaoğlu. 

Florida’daki yarışmada birincilik kazandığı için Florida Miami’de düzenlenen ödül töreninde piyano çalmak için davet edilen Can, pandemi sebebiyle katılamadı. Ayrıca; New York’un prestijli salonlarından Carnegie Hall konser salonunda piyano çalmak için de davet edildi, ama bu etkinliğe de çok istemesine rağmen pandemi süresi bitince katılabilecek.

Can’ı, müziğe dair yaklaşımını, çocuksu ama kararlı bakış açısını tanımanız için kendisiyle keyifli bir söyleşi gerçekleştirdim:

Merhaba Can. Çocuk piyanistler arasında son dönemde ismin giderek daha fazla duyuluyor. Bize biraz kendini anlatır mısın? Müzikle tanışıklığın, ilgin nasıl ortaya çıktı ve bunun üzerine nasıl bir eğitim aldın? 

Aslında garip bir şekilde müziğe annemin zoruyla başladım ama zaman geçtikçe piyanoda aşırı tutkulu olduğumu fark ettim. Aslında şu an normal, akademik bir İngiliz okuluna gidiyorum ama arayı sıkı çalışma ve araştırmacı ruhumla kapattığımı düşünüyorum. 

Çok değerli ulusal ve uluslararası yarışmalardan ödüllerle döndün. Bunlardan da biraz bahseder misin? 

Tabiki, ilk yarışmam İzmir’deki Mozart Rapsodi yarışmasıydı ve aslında müzik tutkumun olduğunu orda anlamıştım. 2. lik almama rağmen ordaki atmosfer ve hissettiğim duygular inanılmazdı. Sonra Adana’daki Rhapsody yarışmasında 2. lik almıştım. Sonra İstanbul’da Pera Piyano yarışmasında 1.lik ödülüne layik görüldüm, Ardından Amerika’da Florida Keys yarışmasında 1. oldum. Ne kadar çok sevmesem de geçenlerde Odin Müzik Yarışması’nda 2.lik ödülünü aldım.

Peki bu yarışmalara katılmak senin müzik kariyerinde sana neler kazandırdı? Örneğin her bir yarışmaya hazırlanırken nasıl bir metot izledin? O yarışmalara katıldıkça, diğer piyanistleri izledikçe kendinde nasıl bir değişim fark ettin?

Maalesef şu dönemde yarışma olmadığı için biz müzisyenler karşılaştırmamızı YouTube’da gerek yaşıtlarımızla gerek ustalarla yapmamız gerekti ve ben müzikte teknikten öte müzikalite ve yorumun çok daha önemli olduğunu düşünüyorum. Tabiki bunu derken kendimi teknik hatalardan korumaya çalışmıyorum ama müzikalite benim için teknikten çok daha önemli. Metod olarak, kendimi kayda alır, dinler beğenmem, tekrar hatalarımı düzeltmeye çalışarak devam ederim ve sonunda tatmin olduğumda o yorumda kalıp değiştirmemeye, pasajları kusursuza yakın getirmeye çalışırım.

Ustalık sınıflarına katıldın mı veya katılmayı planladıkların var mı? 

Evet var. Gülsin hanım, Pablo Galdo, Valerian Shiukashvili ve Tamara Podubnaya’dan masterclassları almıştım. Masterclassların acayip verimli olduğunu düşünüyorum. Müzikte yorum dediğiniz perspektif bu şekilde oluşur. Siz ne kadar bilgi toplar ve perspektifinizi genişletirseniz, yorumunuz da o kadar zenginleşir.

Yurtdışında okuma hayalleri kuruyor musun? Evetse hangi ülke ve neden? 

Evet var ama hayal değil hedef kelimesini tercih ederim 😊Klasik müziğin çok sevildiği ve müzik eğtimi süper olduğu için aslında Viyana’yı hedefliyorum, ama başka alternatiflere de açığım. Fransa da olur mesela.

Sence klasik müziğin bir rengi olsa hangi renk olurdu ve neden? 

Dönemine göre değişir bence. Barok: gri ve yeşil. Klasik dönem: yeşil siyah. Romantik dönem: gökkuşağı olurdu herhalde. 20. Yüzyıl ve modern dönem ise kırmızı ve siyah derdim

Çocukluğun ile piyano çalışmalarını nasıl dengeliyorsun? Mesela günde kaç saat çalışıyorsun, kaç saat kendine ayırıyorsun? 

Yani sevdiğim bir iş olduğu için etkilemiyor. Sıkılırsam arkadaşlarımla takılırım sıkılmassam devam..

Gününe göre değişiyor ama günlük genelde 3 saat çalışıyorum. Önümde bir yarışma, çekim vs olursa 5-6 saate çıkabiliyor bu süre.

İleride kendini bir piyanist olarak mı hayal ediyorsun? Kendine dair nasıl hedeflerin, projelerin var? 

Evet piyanist olarak hayal ediyorum. Piyano 1. tutkumsa, gezmek ikinci tutkumdur; o yüzden bol bol gezip bol bol konser diyorum.

Pandemi bittiğinde Carnegie Hall konser salonunda piyano çalma ayrıcalığı edinen çocuklar arasına sen de katılacaksın. Bu sahneyi bu kadar değerli kılan sence ne? Heyecanlı mısın orada çalacağın günü beklerken? 

Evet tabii ki heyecanlıyım, bayağı prestijli bir salon fakat bence bir konseri piyanist için unutulmaz kılan seyirciyle kurduğu bağ ve sahnede ortaya koyduğu performanstır. Bir ahırda da Carnegie Hall’da da çalsam duygularım çok değişmezdi. Hangi seyirciyle daha iyi bağlantı kurabilmişsem o konser ( konser salonu) benim için daha iyidir. 

Kendine ilham aldığın, en çok beğendiğin çağdaş konser piyanistleri ve besteciler hangileri? 

Zimmerman’a bayıldığımı net bir şekilde söyleyebilirim, adeta rol modelim. Yorumu olsun müzik hakkındaki düşünceleri olsun, beni çok etkiliyor. Onun dışında Baremboim ve hocam Rauf Kasimov…

Peki zaman tünelinden geçip geçmişe ışınlansan hangi besteciyle tanışmak ve ona ne sormak / söylemek isterdin? 

Tchaikovsky’nin yanına gidip, derdi neymiş, onu öğrenirdim 😊 Şaka bir yana bilmiyorum. Yanına gidip onla konuşmak ürkütücü geldi. Herhalde Rachmaninof’fun depresyon dönemlerinde yanına gidip gelecekten geldiğimi ve müziğinin herkesin tarafında sevildiğini söylerdim, depresyonunu iyileştirme umuduyla.

Çalmaktan en çok hoşlandığın üç eser hangisi? 

Grieg piano concerto ne kadar bitmemiş de olsa çalmak acayip keyifli. Onun dışında ballade 1 ve Rachmaninoff do diyez minor prelüde…

Senin için başarı ne anlama geliyor? 

Hayalimi ve hedeflerimi başarmışsam bu benim için başarıdır. 

Peki güzel müzik sende nasıl duygular uyandırır? 

Tatmin, Tatmin, Tatmin… Müziğin türüne göre hissetiklerim değişir (sevgi, öfke, ihanet) ama eğer müzik güzelse tatmin duygusunu hissederim.

İleride başarılı bir piyanist olmak için neler yapmayı planlıyorsun? Kendini geliştirmek için neler yapıyorsun?

Bence iyi bir piyanistin çalışması, kaydını dinlemesi ve arttırabildiği kadar kültürünü ve bilgisini artırması lazım. Ben de bunları yapacağım.

Can Sakkaoğlu’nun YouTube kanalı için: https://www.youtube.com/channel/UCsouDnm15iNeIlLc8cp6qmA

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s