Kanada’da bir genç caz vokalisti: Fuat Tuaç ve avukatlıktan caza ilham verici müzik yolculuğu

Fotoğraf: Lousnak

Merhaba Fuat bey. Müziğe olan ilginiz ve yeteneğiniz nasıl ortaya çıktı?

Müziğe ilgim her zaman vardı. Sabah kalktığım andan yatana dek şarkı söyleyen bir insanım. Bu hep böyle oldu. Lisede gitar dersi almaya başladım ancak gerisi gelmedi. Aile baskısı ile çok gitmek istediğim konservatuvarın sınavına bile başvuramadım. Hukukçu oldum ve içimdeki sanatçı olma isteğini bastırmak zorunda kaldım. Ancak bu istek 32 yaşında şimşek hızıyla yeniden yüzeye çıktı. Hasbelkader hobi olarak başladığım müzik dersleri benim için bir tutkuya dönüştü. 35 yaşında Cuma günü İstanbul’daki prestijli avukatlık işimden istifa edip Montreal’deki müzik okuluna başladım.

Peki bu yeteneğin üzerine nasıl bir eğitim inşa ettiniz?

Sürekli ders alarak, okuyarak, izleyerek. Hala gitar ve vokal teknik dersleri alıyorum. Her hafta birkaç konsere giderim. Her ay yeni bir şarkı öğrenirim ya da yazarım.

Caza olan ilginiz nasıl gelişti?

Ankara’da üniversite yıllarında sıkça caz konserlerine giderdim. Doğaçlama yapılan bir müzik olması, sahnede müzisyenlerin iletişimi çok ilgimi çekmişti.

Peki herhangi bir enstrüman da çalıyor musunuz?

Biraz gitar, çok az klavye.

Caz vokal eğitiminizin başlangıç ve gelişim sürecini de bize kısaca anlatır mısınız? Kimlerden ders aldınız?

Bu yolculuğa önce İstanbul’da başladım. İstanbul’da birçok tanınmış müzisyenden özel dersler aldım. Ancak bana asıl şekil veren ve beni bugünlere getiren Montreal’deki Concordia Üniversitesi’ndeki öğretmenim Madeleine Theriault’dur.

Yolunuz Kanada’ya nasıl ulaştı? Montreal’de okuduğunuz ve üstün başarı bursuyla mezun olduğunuz okul sizin caz bilginiz ve pratiğiniz üzerinde nasıl somut etkiler doğurdu?

Cazın ana vatanı Kuzey Amerika. Her ne kadar Avrupa cazına çok saygım ve ilgim olsa da klasik anlamda caz öğrenmek için Kuzey Amerika’ya gelmek çok önemli.

Kendimi bir müzisyen olarak yeniden yaratmak istiyordum. Bu nedenle bana göçmenlik perspektifi de sunan Kanada bu anlamda çok cazip geldi. Hem Fransızca bilmem hem de gerçek bir caz kenti olduğu için Montreal’i seçtim.

İstanbul’da Nardis Jazz Club başta olmak üzere birçok seçkin müzik mekanında sahne aldınız. Peki Türkiye’de ve/veya yurtdışında sizi en çok etkileyen müzik mekanı hangisi oldu ve neden?

Hepsinin yeri ayrı bende. Benim için önemli olan sahne almak, izleyicimle iletişim kurmak. Sahnenin coğrafi konumu bu nedenle ikinci sırada geliyor.

Sizin için vazgeçilmez caz vokalistleri (Türkiye ve dünyadan) kimler?

O kadar çok var ki. Beni çok etkileyen Tülay German ile başlamak istiyorum. Müthiş bir vokalist. Aşık Veysel’den tutun, hayranı olduğu Janis Joplin’e, Fransizca chansonlara, klasik swing parçalara imzasını atmış bir sanatçı. Onun dışında Carmen McRae, Chet Baker ve Mel Tormé’nin yeri ayrıdır benim için.

Caz tarihi boyunca hangi dönemde yaşamayı çok arzu ederdiniz ve neden?

50-60’lar çünkü tarihin yazıldığı döneme tanıklık etmek, o müzik ile dans etmek isterdim.

Eğitim hayatınız boyunca herhangi bir burstan yararlandınız mı?

Concordia’da burslu okudum. İngiltere’de de hukuk yüksek lisansını Jean Monnet bursuyla yapmıştım.

Kanada’da caz müziğe olan ilgiyi Türkiye ile kıyaslamanızı istesem hangi noktalar ön plana çıkıyor? Sizce Türkiye’deki caz dinleyicisi seneler içinde nasıl bir seyir gösterdi?

Kanada caza çok katkıda bulunan bir ülke. Oscar Peterson, Diana Krall, Michael Bublé ve daha niceleri Kanadalı. Sanatçılarını bu anlamda çok koruyan ve destekleyen bir ülke. Her ne kadar pandemi sırasında sanata verdiği destek konusunda çok sınıfta kalmış olsa da.

Turkiye’de caz yükselen değer bence. Özellikle genç sanatçılarımız çok güzel çalışmalar ortaya koyuyorlar.

Caz müzik sizin hayatınızda nasıl bir boşluğu dolduruyor?

Her şey. Yemek içmek kadar önemli. Hayatımdaki en büyük tutku diyebilirim.

Türkiye’de caz müzik konusunda verilen eğitimi yeterli buluyor musunuz? Kanada ile kıyaslarsanız hangi noktaların güçlendirilmesi, geliştirilmesi gerekir?

Ben vokal anlamında konuşayım. İki temel konu var aksayan Türk vokalistlerde:

1. “They don’t swing”. Caza anlamını veren şey, “swing” denilen ve içinde senkop barındıran yorumlama bicimi. Birçok Türk vokalist, şarkıları askeri marş gibi soyluyor.

2. Cazın lisanı İngilizce. Türk yorumcularda, İngilizce şarkılarda çok ağır bir aksan problemi oluyor. Vurgu doğru heceye oturmuyor çoğu zaman. Ben bu konuda çok artikülasyon çalıştım.

Kanada’ya ilk gittiğinizde ne gibi zorluklarla karşılaştınız? Orada hayatınız nasıl?

Hayata yeniden başlamak hiçbir zaman kolay değil. Kuzey Amerika çok farklı bir kültür. Çok pragmatik. Birçok ezberimi bozmak zorunda kaldım. Dakik olmayı, her verdiğim sözü tutmak zorunda olduğumu, hiçbir konuda abartılı konuşmamam gerektiğini öğrendim. Birine ‘yarın seni ararım’ dediğinizde aramak zorundasınız. İnsanlar randevularına dakika sektirmeden geliyorlar. Yaşanarak öğreniliyor. Yeni albümde bu konu hakkında bir şarkı yazdım.

Dijital dünyada da konserler veriyor musunuz? Canlı konserlerle aynı his oluyor mu?

Birkaç tane verdim ancak kesinlikle aynı duyguyu vermiyor.

Sahnede caz vokal yapmayı en çok sevdiğiniz enstrüman hangisi peki?

Hepsinin yeri ayrı. Kontrbas ile birlikte başka enstrüman olmadan söylemek çok keyifli.

Caz vokalistliğiniz sırasında sağlığınızda en çok nelere dikkat edersiniz?

Düzenli yoga yapıyorum, bol su içiyorum, sigara kullanmıyorum.

Başarılı bir caz vokalistinin olmazsa olmaz üç özelliği sizce ne olmalı?

Sahne hakimiyeti, sahnede ilgiyi sürekli kendinde tutma yeteneği, repertuvarın çok çeşitli olması, vurgulama, phrasing, entonasyon.

Kayda girmek için hazırlandığınız yeni albümünüz The Immigrant’tan söz edebilir misiniz biraz da? İsim tercihi nereden geliyor? Otobiyografik bir albüm olacağından söz etmiştiniz. Buradaki “göçmen” siz misiniz, yoksa son dönemde yaşanan göçmen krizlerinden de etkilendiniz mi? Müzik çevrelerinden bu albüm özelinde nasıl tepkiler aldınız?

Buradaki göçmen benim. Kanada’da ve dünyanın birçok kesiminde yaşanan problemlerden söz ediyor: Göç, yabancı düşmanlığı, evsizlik yani sokakta yasayan insanlar, uyuşturucu ve internet üzerinde aşkı arama konuları ana temalar.

Albüm henüz yayınlanmadı. Bu sonbaharda kayda giriyoruz.

Yakın döneme dair projeleriniz ve hedeflerinizi de bizimle paylaşabilir misiniz?

Yeni albümümü yayınlamak ve her fırsatta konser verebilmek.

Çok teşekkürler bu ilham verici hikayeniz için. Başarılar dilerim hayalleriniz ve projelerinizde…

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s